Üniversite öğrencileri içinde yoksullaşma artıyor

10/15 metre kare büyüklüğünde öğrenci yurtlarında kalan, birkaç yüz Avro bursla geçinilmediği için ek küçük işlerde çalışan ve bu süre içinde işinden olan öğrencilerin durumu vahim boyutlara ulaştı. Ülkenin her yerinde gıda yardımları yapan kurumların kapıları önünde oluşan kuyruklar daki öğrencilerin sayısı her geçen gün artıyor.

◼ Kıvanç Demir

Covid-19 salgınıyla birlikte yaşamlar altüst oldu. 10 milyon işçi ve emekçi geçici işsizliğe gönderildi ve gelirleri düştü. Evden çıkma yasağı küçük apartmanlarda yaşayan kalabalık aileler için çok daha zorlaştı. Fakat ailelerinden uzak, 10/15 metre kare büyüklüğünde öğrenci yurtlarında kalan, birkaç yüz Avro bursla geçinilmediği için ek küçük işlerde çalışan, ama bu süre içinde işinden olan öğrencilerin durumu vahim boyutlara ulaştı. Ülkenin her yerinde gıda yardımları yapan kurumların kapıları önünde oluşan kuyruklar daki öğrencilerin sayısı her geçen gün artıyor.

Fransa’nın birçok kentinde onlarca öğrencinin salgın sürecinde ek iş koşullarının ortadan kalkmasıyla ihtiyaçlarını karşılama olanakları imkânsızlaştı. Öğrencilerin beslenebilmesi için gıda bankası ve yemek dağıtımı yapan yardım kuruluşlarına başvurular artıyor. Fransa genelinde öğrencilerin yaşadıkları sorunlar sadece bununla da sınırlı değil, özellikle de konut ihtiyacı, ders başarı oranının düşmesi, artan pahalılık ve değişen eğitim sistemindeki yasalar öğrencileri kötü etkilemeye devam ediyor.

Her çarşamba günleri Strabourg’lu öğrencilerin genel federatif derneğinin (AFGES) lokali önünde gıda yardımı almak için öğrencilerin uzun kuyruklar oluşturduğu gözlemleniyor. Bu yardımın yoksul veya maddi geliri düşük öğrencilere yönelik olduğuna vurgu yapılıyor.
Üniversite öğrencilerine göre, ekonomik nedenlerden dolayı başka öğrencilerle ortak tuttukları evlerde kaldıklarını ve ek işlerini kaybettikleri bugünkü koşullarda bu tür gıda yardımlarının kendilerini rahatlattığı belirtiliyor. 

AFGES temsilcisine göre, gıda ihtiyacı olan öğrencilerin sayısının sadece Strasbourg’da 400’e ulaşmış. Özellikle bu salgın sürecinde işlerini kaybedenlerin öğrencilerin en fazla başvuranlar olduğu belirtiliyor. Derneğe göre, bu şehirde 2500’e yakın öğrencinin işlerini kaybettiği tahmin ediliyor. 

Bu durumda olan öğrencilere devlet yardım etmediğinden, kimilerine ailelerinin yardım etmeye çalıştığı, fakat emekçi aile çocuklarının ise bu tür sosyal kuruluşlara başvurmaktan başka çarelerinin olmadığı belirtiliyor. Bu soruna bir de kira pahalılığı, aileden uzak olma eklenirse öğrencilerin durumunun ne kadar uzak olduğu tahmin edilebilinir.

Salgın önce üniversite öğrencilerinin %20’si açlık sınırında yaşıyordu 

Bugün öğrencilerin yaşadığı vahim durumu anlayabilmek için Covid-19 salgını öncesi zaten kötü olan durumlarını bir göz atmak yeter. 

Öğrenci sendikası UNEF (Fransa Ulusal Üniversite Öğrencileri Birliği) 2019’da hazırladığı bir raporda Fransa’da her 5 öğrenciden birisinin yoksulluk sınırı altında, yani ayda 987 Euro’dan daha düşük bir gelire sahip olduğunu belirtmişti. Ulusal İstatistik ve Ekonomik araştırmalar enstitüsü INSEE’nin 2016’da yaptığı ankete göre her 3 öğrenciden birisi bankada açık yapmadan ayı tamamlayamıyor. Yine aynı ankete göre öğrencilerin yaklaşık yüzde 70’i maddi sıkıntılardan dolayı doktora gitmeden vazgeçiyor. Durum buyken, Macron hükümeti 2019’da APL -konut yardımlarında 5€ keserek tasarruf yapmaya gitmişti. Öğrenci sendikası UNEF’in yaptığı araştırmaya göre üniversitelerde hayat pahalığı yüzde 2,83 artmış. Sendikaya göre öğrenci şehirlerinde genel kiraların yüzde 2,97 oranında, Crous’larda (öğrenci yurtlarında) ise yüzde 1,60 arttığı belirtildi. En büyük üniversitelerin bulunduğu Aix-en-Provence, Grenoble, Lille, Lyon, Marseille, Montpellier, Bordeaux, Toulouse ve Paris gibi büyük metropollerde ise öğrenci kiraları ortalama yüzde 3,29 artmış.

Yoksulluk öğrencileri okulda başarılı olmada ağır sonuçlarla karşı karşıya bırakıyor 

16 Mart’ta tüm okullar gibi üniversitelerde kapanmış ve dersler uzaktan düzenlenmeye çalışıldı. Ve şimdi yıl sonu sınavları dönemindeyiz fakat salgın koşullarında öğrencilerin ders çalışabilmeleri zor, hele buna bir de maddi sıkıntıları eklerseniz durum daha da zor. Genel olarak maddi sıkıntıların ders çalışmayı büyük oranda olumsuz etkilediği biliniyor, zira yapılan araştırmalara göre ek bir işte çalışmak zorunda olan öğrenciler içinde başarısızlık oranı diğerlerine göre yüzde 18 daha yüksek. Elbette bu veri önemli ama bugün çalışamadıklarından dolayı beslenemez, en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelmiş binlerce öğrencinin olduğu belirtiliyor. 

Hükümet acilen bu öğrencilere yardım yapmalıdır. En azından işsizlik hakkı bunlar içinde tanınmalıdır.